Elbette, bildiğim kadarı ile bahsedeyim.
Oyun iki haritadan oluşuyor. İlki strateji haritası, politika, diploması, ekonomi ve şehir yönetimini bu haritada yapıyoruz. İkinci haritamız ise savaşlarımızı gerçekleştirdiğimiz, kanlı çatışmalarımızı
yaptığımız savaş alanı.
Bu ikinci harita kısmı ile zaten Civilization gibi oyunlardan sıyrılıyor.
Dünya haritasında keşifler yapan , koloni kurabilen, fetihler yapan, oyunun konusunu belirlediği tarihler arasında ki tarihi devletlerden birini yöneten kişi oluyorsunuz. Savaş stratejileri, ekonomi, ordu, diplomasi, şehir binaları, askeri rütbeler, komutanların vasıfları, deniz savaşları için filo, vatandaşların dini hoşnutluğu, yapılabilir reformlar, isyanlar, vergiler, teknolojik gelişmeler vs. listeyi daha da uzatmak mümkündür, her şey size bakıyor.
Oyun kalite ve görsellik anlamında çok ama çok yol aldı. Bence yapamadığınızı düşündüğünüz hususlar üzerine kurulu bir oyuna başlarsanız daha fazla keyif alır, eğlenirsiniz. Ben bu oyunun eskilerindenim diyebilirim. Bütün seriyi bir kaç istisna dışında oynayan biri olarak bitirmenin, tüm dünyayı fethetmenin uzun, zorlu ve öğretici bir süreç olduğunu belirtmek isterim. Medieval Total War 2 'de Osmanlı ile dünyayı fethetmek tam olarak 6 ayımı aldı. Akşamdan akşama 3-4 saat oynamamda etkili oldu.
Sonuç olarak oyun içi görsellere bakarsanız Total War serisi başlı başlına bir ekoldür.
Son çıkan oyun Atilla Total War'da Hun'lar ile şehir kurmanın da ötesinde göçebe bir millet olarak düzenlenen, yerleşik hayata geçmeyen, savaşsız geçen yılların halkta ve askerlerde moral bozukluğuna yol açtığı gibi yenilikleri de düşününce oyunda keyiflenmemek imkansız.
Değerlendirin derim.